1 Aralık 2019 Pazar

83- Mutaffifin suresi (Hubeyb öndeş meali)

1- 'Mutaffifin'e¹ yazıklar olsun!

¹: "Mutaffifin"in ne olduğu devam eden ayetlerde anlatılmaktadır.

2-3- O [Mutaffifin olanlar] ki, insanlardan ölçek aldıkları zaman, vefa [tam almayı] isterler. Kendileri, ölçek verdikleri veya Tarttıkları zaman, [ölçüyü] kaybettirirler/eksiklik yaparlar.

4-6- Onlar, büyük bir gün yani Alemlerin [varlıkların] RAB'bi için insanların ayağa kalkacağı gün için kendilerinin yönlendirileceklerini/yeniden diriltileceklerini düşünmüyorlar mı?

7- Asla! Gerçekten, [dinin sınırlarını] parçalayanların kitabı, kesinlikle 'siccin' içindedir.

8- Sana ne öngörüde bulundurdu, 'siccin' nedir?

9- [Siccin], rakamlandırılmış bir Kitaptır.

10-11- O gün, din gününü yalanlayan (o) yalanlayıcılara yazıklar olsun!

12- Onu [Din gününü] ancak kasıtlı suç işleyen saldırgan yalanlar.

13- Kendisine, ayetlerimiz [işaretlerimiz] okunup teşvik edildiği zaman "öncülerin-öncekilerin satırlarıdır [uydurmasıdır]" dedi.

14- Asla! Aksine, elde etmekte oldukları [şeyler] kalplerinin üzerini paslandırdı.

15- Asla! Gerçekten onlar, o gün RAB'lerinden kesinlikle engellenmişlerdir.

16- Sonra, gerçekten onlar kızgın ateşi[n azabını] kesinlikle çektiler.

17- Sonra "Bu, kendisini yalanlamakta olduğunuz [şeydir]" denilir.

18- Asla! Gerçekten, iyilerin kitabı, kesinlikle 'İlliyyin' içindedir.

19- 'illliyyin' nedir? Sana, bilgi yakalamanı ne sağladı?

20- [İlliyyin], Rakamlandırılmış bir Kitaptır.

21- Yaklaştırılmışlar, ona şahitlik ediyor.

22- Gerçekten, iyiler Naim'in içindedir.

23- Bakıp düşünerek süslü makamların üzerindedirler.

24- Onların yüzlerinde bulunan 'Naim'in aydınlığını/güzelliğini' tanırsın.

25- Mühürlenmiş bir 'Rahik'ten içirilirler.

26- Onun [Rahik'in] mühürü/sonu misktir. O halde, 'erdemlilik için kendi nefsiyle mücadele edenler'¹, işte bunlar konusunda kendi nefisleri ile mücadele etsinler.

¹: (müfredat : نفس)

27-28- Onun karışımı, yaklaştırılmışların kendisinden içeceği bir pınar olarak tesnim'dir.

29- Gerçekten, suç işlemiş olanlar, inanmış olanlardan dolayı gülüyorlardı.

30- Onlara [inanmış olanlara] uğradıkları zaman, işaret ederler [kınarlar].

31- Kendi ailelerine/halklarına döndükleri zaman keyifli olarak döndüler.

32- Onları [inanmış olanları] gördükleri zaman "Gerçekten, bunlar cidden [yolu] kaybedenlerdir/şaşıranlardır." dediler.

33- Onlar, onlara kayıtçı olarak gönderilmediler.

34-35- O halde bugün, inanmış olanlar, bakıp düşünerek süslü makamların üzerinde iken kâfirlerden [gerçeği örtenlerden] dolayı gülerler.

36- [Böylece], Kâfirler [gerçeği örtenler], yapmış olduklarının getirisini aldılar mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder